Sinemanın sanat olarak sayılmasından sonra sinema içerisinde sinematografik ögeler olarak pek çok sanatsal olgular geliştirilmiştir. Bunlar arasında en önemlilerinden bir tanesi de kamera kullanımıdır. Kamera sinemanın yazılan senaryonun, oluşturulan hikayenin, planlanan ve kurgulanan tüm şeylerin insanlara ulaştırılmasında önemli bir araçtır.
Kamera olmadan sinemanın var olması mümkün değildir. Bu bağlamda sinemacılar kamera kullanımını bir sinematografik öğe olarak benimseyerek en iyi şekilde kullanıp ortaya sanatsal olarak iyi bir sinema filmi çıkarmalıdır.
Kamera Açıları
Kamera açıları ekranda görünen nesnelerin veyahut da oyuncuların hangi açıdan veya noktadan seyircilere gösterileceği hakkında çok fazla yardım etmesinin yanında göstergesel anlamında birtakım olgular çıkarılmasını sağlamaktadır. Üst, alt, göz hizası, solucan bakış açısı, ilahi bakış açısı gibi çeşitler kullanılmaktadır.
- Üst açı kamera kullanımı ekranda görünen nesnenin veya oyuncunun daha ezik, dışlanmış ve çaresiz kaldığı anlarda seyircinin aklında diyalog olmadan anlam yaratılması açısından kullanılan bir kamera açısı yöntemidir.
- Alt açıya baktığımız zaman, alt açı kamera kullanımı ise ekranda görünen nesnenin veya karakterin güçlü, iktidar sahibi, diğer karakterlerden üstün olduğu gibi anlamları göstermek için kullanılır. Yine bu bakış açısında karakterlerin diyalogları olmadan seyircilerin zihninde birtakım anlamlar çıkarılmasına yardımcı olunur.
- Solucan kamera bakış açısı, kameranın tamamen yere konulup çekim yapılmasıyla elde edilen kamera açısıdır. Kameranın tamamen yerden gösterdiği nesne veya olguların büyüklüğünü ekranda göstermek ya da karakterlerin var olduğu ortamın tamamını ayrıntısına kadar gösterilmesi adına yapılan bir yöntemdir.
- İlahi kamera bakış açısı, kameranın doksan derecelik açıyla karakterin veya nesnenin tepesine yerleştirilmesiyle elde edilmektedir. İlahi bakış açısında seyircinin Tanrı yerine konulup ekranda gördüğü karakterin dünyasını yargılayan ve gören biri olarak anlam çıkarmasını sağlamaktadır.
Çekim Ölçekleri
Sinemada çekim ölçekleri sanatsal anlamda üretilen filmin bel kemiği olarak görülmektedir. Çünkü bir filmin ekranda seyirciye aktarmaya çalıştığı anlamların daha rahat bir şekilde anlamasını ve yorumlamasını sağlamasına yardımcı olmaktadır. Çekim ölçeklerine baktığımız zaman; uzak, genel, boy, diz, bel, göğüs, omuz, baş, yakın planlar karşımıza çıkmaktadır.
- Uzak plan kameranın karakterlerin olduğu yere oldukça fazla bir mesafeye koyularak ekranda olup biteni ve karakterin bulunduğu ortam hakkında seyirciye anlamlar vermesi için kullanılmaktadır. Böylelikle seyirci yönetmenin kendisini manipüle etmeden ekranda izlediği hikayenin anlamını anlamasına ve kullanmasına yardımcı olmaktadır.
- Genel plan ekranda var olan karakterlerin ve mekana daha yakın olarak ekranda var olan nesnelerin biraz daha seyircinin zihninde detayları görmesi ve yorumlaması için önemli bir yöntemdir.
- Boy plan artık ekranda görünen nesne ve karakterin seyirciye aktarılma biçimi olarak karakterin giyimini, duruşunu, boyunu, kilosunu gibi özelliklerini görmesine yardımcı olmaktadır.
- Diz plan oyuncunun dizinin altından veya biraz daha üstünden kayda alınmasıyla elde edilen bir yöntemdir. Bu planda karakterin duygusuna biraz daha hakim olmak ve ellerini ekranda görmek için kullanılır.
- Bel plan karakterin bel kemiğinin altından veya biraz daha üzerinden kayda alınmasıyla elde edilir. Karakterin artık biraz daha duygusunu anlamada yardımcı olsa da tam olarak seyirciye karakterin duygusunu yansıtmada yardımcı olmaz.
Göğüs, omuz, baş ve yakın plan diğer çekim ölçeklerine göre daha yakın planlardır. Bu planların karakterlerin duygularını aktarmada, seyircinin karakterin iç dünyasına hakim olması açısından oldukça önemli çekim ölçekleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yorum yaparken:
1. Yaptığınız yorumun, mutlaka yazı ile alakalı olmasına özen gösteriniz.
2. Yorumlarınızda yazım ve dil bilgisi kurallarına uymaya çalışın lütfen.