Bu yazım tüm yalnız olanlara ve etrafında bir sürü kişi olduğu halde yalnızlık duygusunu içinde barındıranlara gelsin. Anlaşılan yine duygusal bir yazıya imzamı atacağım.😀
Bir insanın her ne kadar çevresinde bir ton insan olursa olsun kendisini yalnız hissetmesi doğaldır. Çünkü ne kadar kalabalık ortamlarda bulunursanız bulunun, sorunlarınızı karşınızdaki şahısa aktaramadıktan sonra, karşınızdakilerle iyi iletişime geçemedikten sonra kendinizi yalnızlığın içinde bulacak, kendinizi yalnızlığın pençesine düşmüş gibi hissedeceksiniz. Bunları nereden mi biliyorum? Ben de bunları yaşadım, her insanın başına gelebilir. Fakat bu olaylara iyice kendinizi kaptırarak kendinizi hasta etmemelisiniz. Bu geçici bir durumdur. Sakın panik havası yaratmayın :)
Yalnızlığın pençesine düşmek derken biraz (hatta bayağı bir) abartmış olabilirim. Ama gerçekler ne kadar abartılsa da gerçekler yine de gerçektir.
Yalnızlığın iyi ve kötü tarafları vardır. Yalnızlık, iki ucu açılmış kalem gibidir. Ne taraftan yazarsanız o tarafla devam edersiniz. Yanlızlığın iyi ve kötü taraflarını yalnız siz belirleyebilirsiniz. Bu sizin o anki duygu yoğunluğunuza bağlıdır. Kendinizi kötü boşlukta gibi hissediyorsanız bu yalnızlığın kötü tarafıdır. Eğer “Oh be bir dünya varmış” diye düşünüyorsanız yalnızlığın iyi tarafına denk gelmişsinizdir demektir.
Yalnız olmak, yada kendimizi yalnız hissetmemiz bildiğiniz gibi psikolojik olayların zincirinden doğmaktadır. Bize yalnız olduğumuzu söyleyen beyindir. Beynimiz bugün “sen yalnızsın diyorsa biz de kendimizi öyle hissederiz ve ona göre duygularımızla herekete geçeriz. Ruh halimiz de böylece çaktırmadan şekillenmiş olur. 😀
Yalnız olmak gibisi yok diyenler de var, yalnız olmak çok acı diyenler de var. Sevgilimden ayrıldım çok yalnızım diyenler de var, oh be bugün ev boş yalnızım diyenler de var. Önemli olan sizin yalnızlığı nasıl algıladığınızdır.
Unutmayın, yalnız olduğunuzu kendinizi yalnızlığın içinde bulunca anlarsınız!
Sayın takipçiler bu günlük bu kadar edebiyat yeter sanırım, bu yazıdan çıkarılacak mesajı sizlere e-posta ile iletmeme gerek yok sanırım, bir başka yazımızda görüşmek dileğiyle, şimdilik hoşçakalın, sevgiyle kalın…
Yorum yaparken:
1. Yaptığınız yorumun, mutlaka yazı ile alakalı olmasına özen gösteriniz.
2. Yorumlarınızda yazım ve dil bilgisi kurallarına uymaya çalışın lütfen.